7 Nisan 2013 Pazar

Masanın Üstüne Çıkıp Tepinin


Savunulacak bir tarafı olmayan davranışları / işleri / olguları sırf "bizimkiler" yaptı diye ölümüne savunanların çirkin ve yalnız ülkesi. Demirörenler, Yıldırımlar, Terimler, Şenerler,Adalılar mahvetmiyor futbolu. Biz yapıyoruz. Bu adamların kıçında, her bokunu "destekleyen" biziz. Adaleti değil menfaati seçen biziz. Ne zaman kirli bir çamaşır fırlasa sepetimizden "ama sizde de..."cümleleri kuran da biziz. 

Temiz futbol mu? Bunu söyleyen kulüp yöneticileri yalancıdır:

Penaltınız mı verilmedi, ofsayttan gol mü yediniz, hakem odası basabilirsiniz. Kesmedi mi? Basın mensuplarını toplayıp, slayt gösterileri yapabilisiniz. Yetmedi mi? Hakemin üstüne yürüyün. Çünkü arkanızda milyonlar var. Sizleri körlemesine, çirkefliğin sınırlarına dahi tecavüz ederek destekleyecek milyonlar var.

Herşey unutulur şampiyonluk kalır bunu da biliyorsunuz. Kapkara paraları bembeyaz yapacak harika planlarınız var. Manejerleriniz zaten kulüplerin kasasının içinden çıkarmıyor ellerini. 

Tam yol gidiyorsunuz çöplerinizi denizlere bıraka bıraka. Medya, derinlerin pisliğini haber yapmayı çoktan bıraktı, sizin yelkenlere üflüyor rüzgârlarını. Üflemeyen varsa da bağlanın programlara verin ayarı.

Yiyin efendiler yiyin. Bu han-ı iştiha sizin. Doyuncaya, tıksırıncaya, çatlayıncaya kadar yiyin. Bitirin futbolu, dibini iyice sıyırın.

Boşverin futbolu. Hepiniz kupanızı isteyin. Kalkın makam koltuklarınızdan masanın üstüne çıkıp tepinin!





Yakup Sabri İNANKUR


3 yorum:

  1. Yakup,

    Ben de buna benzer bir yazıyı yakın dönemde yazmayı planlıyordum, hatta büyük bir kısmını yazdım ama sonunu getiremedim. Elim gitmedi. Futbol ve ahlak, öylesine derin bir konu ki, havuzu ne kadar doldursan da bir yerlerden su kaçırır ve boşaltır içini. Sonra o şey bildiğini etmeye devam eder. Benim genel olarak kanım şu ki, futbol ve ahlak birleşiminden söz edemeyiz. Bu işin içinde milyar dolarlar varsa her kulüp, her futbol adamı ve her futbolcu bu parayı savunmak zorundadır ve bunu yaparken, onlar, sportmenlik ya da ahlak gibi bir değeri göz önünde bulundurmayı gerekli görmez. Eğer aksini yaparsan, ince başlı olmayı tercih edersen, bu defa da taraftar seni sevmez. Taraftar kulübe para öder ve sen sahada onu savunmak için birşeyler göstermezsen o kendisini aldatılmış hisseder ve saldıracağı kişi sen olursun. Bu, futbolun karanlık yüzüdür. Biz de aydınlık yüzünden birşeyler nemalanmaya çalışıyoruz. Halbuki, her geçen zaman, ne kadar zavallı olduğumuzun bir kez daha farkına varıyoruz.

    Muhammet Gülhan

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Muhakkak söz edemeyiz. Tonla paranın döndüğü bir çember efendi olamaz tabii ancak kahpe olur. Sorguladığım nokta da bu: O feleğin peşinde koşma kahpelik değildir de nedir?
      Terazinin bozuk kefesi bizim tarafı doldururken şarkılar söylemek kahpelik değildir de nedir?
      Çok haklısınız; her geçen zaman aslında futbolu ya da taraftarı değil, benlikleri zavallılaştırıyor. Bizleri, yaşadığımız çevreyi, işimizi, ailemizi...Çünkü tekrarlanan tepkiler, alışkanlığa döner. Adalet yeteneğimiz körelirken, menfaat alışkanlığımız artıyor. Hayatımızın her noktasına da hızla nüfuz ediyor. Hak-hukuk hücrelerimizi kurutup, bitirene kadar kemiriyor.
      Bizler farkına varıyor, bu yüzden de tepki koyuyor ve üzülüyoruz.
      Kahpe popülasyonu da arttıkça artıyor.

      Sil
  2. Futbol çirkin insanların elinde. Süleyman Seba gibiler yetişmeyeceğine göre daha karanlık günler önümüzde....

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...