Futbol aromalı enfes bir gecenin son anı
ağzımda yavan bir tat bıraktı. CSKA’nın gol haberinden 3 dakika sonra kenarda
açma-germe yapan formanın arkasında “Mustafa Yumlu” ismi vardı. Tabelada ise
turuncu ışıklarla “17” yazmaktaydı.
Işıklı tabeladan ilkin sahaya, sonra da uydular
vasıtasıyla evimize gönderilen subliminal mesajın deşifresi “Bu sonuç bizim için kafi” idi. Zira, saniyeler
90. dakikadan telaşla uzaklaşırken forvet, yerini stopere bırakmıştı.
Bu “kafi” durumda Şampiyonlar Ligi’nde yola devam edemeyen Trabzonspor, Avrupa
Ligi’ne düşüyordu.
Acaba Güneş bunu bilmiyor muydu? Birileri O’na Milano’dan gol
haberi vermişti de Inter-CSKA maçını 2-2 mi sanıyordu? Yoksa elindeki 1 kuş, daldaki 2 kuşdan daha mı
yeğdi?
Sanırım ikincisi.
Bu niyet(cik) Şenol Güneş ikliminde yetişmemesi
gereken bir maki düşünce örtüsüdür. Kısadır, bodurdur ve rahatı sever. Şenol
Hoca’nın kapasitesi (dün gece için), vizyonu, misyonu ve karizması altındayken,
Trabzonspor’un da kapasitesine ulaşmasını bekleyemezdik.
Oysa Lille’in üstün görünmesinin sebebi
sadece Lille standartlarında oynayabilmesiydi. Fransız ekibi grubun en çok topa
sahip olan (%57), en çok hava topu mücadelesini kazanan (%64), en çok şut atan
(maç başına 16 şut), en çok isabetli pas ile oynayan (%82) takımı. Dün gece
henüz 20. Dakikada bu ortalamaları yakaladılar ve maçı da aşağı yukarı bu
yüzdelerle tamamladılar.
Trabzonspor’u kara tahtaya çıkardığımızda aynı
kriterlerde %15 ila %20 eksiklik görüyoruz.
Colman ileri gittiğinde Zokora geride
kaldı, Zokora ilerideyken Colman gerideydi. Aralarında 20 metre mesafe olunca
(ki bu yaklaşık 400 metrekarelik arazi demek) Lille, o bereketli topraklarda
derebeylik kurdu. 3 silahşörler; Balmont-Payet-Mavuba hattı müdafaa edip Colman-Zokora
zincirini kırarken, Giray-Glowacki başta olmak üzere Trabzonspor derdi sathı
müdafaaydı ve o satıh bütün ceza sahasıydı.
Sadece tek bir oyuncu kapasitesi nazarında
oynayınca Lille’in “standartları” 1 gol atmaya yet(e)medi. Kaptan Tolga Zengin “Her
yeri öpülecek kaleci” klasmanında tartışmasız 1 numara.
Tamam, kabul edelim, kuralar çekildiğinde
Avrupa Ligi’ne gitmeyi dahi başarı kabul ediyoduk. Lakin ben elimizdeki Şampiyonlar Ligi kuşunu
kaçırdığımız için üzgünüm.
6 maç sonunda sadece 14 farklı oyuncusunu
kullanabilen Şenol Güneş, mevcut kadrosunun Avrupa Ligi’ne daha uygun olduğunu
düşünmüş olabilir. Manchester Biraderlerin, Ajax’ın, Valencia’nın, Porto’nun da
aynı lige “düştüğünü” öğrenince hesaplarını yeniden gözden geçireceğine eminim.
Trabzonspor’un transfere özellikle de yeni bir Selçuk İnan’a
ihtiyacı olduğu açık. Aksi takdirde elindeki Avrupa Ligi kuşu da pır pır
ederken canlanır.
Yakup Sabri İNANKUR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder