Eskiden Avrupa'da bir Türk takımı maça çıkarken, o gün herkes o takımlı olurdu. Prekazi'nin Monaco'ya attığı füzede tura çıkmış, Sigma maçından sonra ağlamış bir Beşiktaşlıyım ben. Ta ki Galatasaray Şampiyonlar Ligi'nde Barcelona ile karşılaşacağı maç öncesi Fenerbahçe yöneticisi Ömer Çavuşoğlu Galatasaray bayrağının ortasını delip, içinden yumruğunu geçirince ve "barseeeloonaaa" diye tezahürat yapınca başladı bu muhabbet. Sonra Galatasaray kulübü "kızımız Fener Cannes'da meşhur oldu" diye pankart astı Ali Sami Yen'e, olay koptu. Daha sonra o bana bunu yapmıştı, öbürü saçımı çekti, beriki tükürdü şeklinde çocuk kavgasına döndü. Benim için PAOK'u desteklemenin saçmalığı Liverpoollu'dan çok Liverpool ile "hala" gurur duyan Fenerbehçeli'nin saçmalığı kadardır. Kimse tabii başkasını tutmak zorunda değil. Yeni nesil taraftar profilinden de bunu bekleyemem zaten. Ama bu olaylara hep "onlar bize şunu yaptı" mantığında haklı çıkma çalışmaları da aynı oranda sonuçsuz. Hepsi yapıyor bunu. Hepsi de aynı!
Ben hala Türk takımları Avrupa Arenasındayken desteklemeye devam ediyorum, bunu yapmayanlara da saygı duyarak...
Ya da duymayarak.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder