Adalet yuvarlak değil, diktir. Rüzgâra göre falso almaz.
2 sezon önce, seyircisizliğe mahkum edilen Diyarbakır-Beşiktaş maçının evvelinde o maça özel, yasağın kaldırılmasını savunanlarla, bugün Fenerbahçe’nin düşürülmesinin kanuni olduğunu söyleyen ağızlar, kalemler –hemen hemen- aynı.
Diyarbakır’ın “hassas” durumu, negatif ayrımcılığa izin verecekse Fenerbahçe’nin durumu “daha” hassastır. Fenerbahçe çoğunluktur, mozaiktir. Pozitif ayrımcılık mı can sıkıyor?
Ayrımcılığın her türüne mi karşıyız, işimize gelenine mi?
İdeolojilerimize, hayat görüşlerimize yakın diye dün eğip bükmeye çalıştığımız adaletten bugün sertlik beklememiz, adaletsizliktir en başta.
Çünkü hepsinden öte en hassas olan, adalet terazisidir. Seyircisiz oynamak, küme düşmek, puanın silinmesi, kısaca kararı sabit her hangi bir ceza; Diyarbakırspor, Çatladıkapıspor, Real Madrid, Fenerbahçe, Dundee United ile ilgilenmez, gereğini yapar.
Bununla birlikte; suçlanan, tutuklanan, mahkeme süresince tutukluluk hali devam eden kimse suçu işlemiş demek değildir. Suçun oluşup oluşmadığını, kesinleşen mahkeme kararından sonra anlayabiliriz. Zira anayasa göre herkes aksi ispatlanana kadar suçsuzdur. Devam eden yargıya basın yoluyla müdahale etmek, sanıkları kesin hükümlerle itham etmek yasaktır.
Hiçkimse, hele de devletin kurumu çıkıp “Fenerbahçe şu kadar maçta şike yapmıştır” deme hakkına sahip değildir. Buna ancak mahkeme karar verir.
Mahkemeden suçsuz kararı çıkarsa, Fenerbahçe Spor Kulübü ve yöneticileri tazminat davası açma hakkında sahip. Fenerbahçe; milyonlarca ruhu içinde barındıran kocaman bir kalptir. O kalbi kırmayı göze alıyorsanız, üzerinize akacak nefret selinin de altında sürüklenmeye hazırsınız demektir.
Eğer ortada bir suç varsa hüküm açık. Şike yaptığı sabit görülen bir takım küme düşer.Kanun bu maddeyi koyduktan sonra yanına parantez açıp; 100 yıldan eski, milyonlarca taraftarı olan, yayıncı kuruluşun hatr-ı sayılır bir kâr elde etmesini sağlayan kulüpler bu durumdan muaftır dememiş.
Senelerce entel cümlelere süslü vurgular ekleyip “Premier League’de her takım düşebiliyor, Serie A’da kimsenin gözünün yaşına bakmıyorlar” diye öven, “bizim ligimizde de böyle olsa” diye iç çekenler, bugünlerde “bu seferlik kulağını çekelim” diyerek şefkatli bir baba tebessümü gösteriyorlar. Bu ikiyüzlü tavır, yıllardır futbolumuzun en karanlık odalarda izlediği “ekmeğimizden oluruz hocam” filminin devamı niteliğinde.
Bırakın bu soruşturma büyüsün, hatta geçmişi de alsın içine. Ucu kime, hangi takıma ve yöneticiye dokunursa, yaksın ve gerekeni yapsın.
Türk Futbolu’nun en değerli ligi; Fenerbahçesiz de olur, Beşiktaşsız da olur, Gaziantepsiz, Konyasporsuz, 18 Süper Lig takımının hiçbir olmadan da olur.
River Platesiz Boca Juniors, Juventussuz Serie A oluyorsa, her lig her takımsız olur.
Sadece;
Adaletsiz olmaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder